Kazim Koyuncu genç yasta kaybettigimiz “iyi” bir müzisyendi: Gelenekselle moderni bulusturmasindaki üstün becerisiyle, müzikal anlamda arayis içinde olmaktan hiç vazgeçmemesiyle, cesurca denemeleriyle, kendine özgü bir tarz olusturma çabasiyla. Beri yandan müzisyenliginin disinda insani tavir ve durus olarak da “baska” bir adamdi aslinda: Hiç vazgeçmeden dogru bildiginin pesinden gitmesiyle, dünyanin ilk Lazca rock grubu Zugasi Berepe’nin kurucularindan olmasiyla, Laz kültürüyle iliskisiyle, mütevaziligiyla, samimiligiyle, isyankâr ve boyun egmez tavriyla, bir devrimci oldugunun altini çizmesiyle, Trabzonspor taraftarligiyla, dayanismaci yaniyla… Lazcasiyla Kazimisi Oropa’da yani Kazim’in Sevdasi’nda agirlikli olarak Kazim Koyuncu’nun kendi sözleriyle Kazim’i anlatiyor Ugur Biryol. Bunlari arkadaslariyla, müzisyen dostlariyla, ailesinden isimlerle yaptigi görüsmelerle zenginlestiriyor. Yasasaydi memleket müzigine büyük katkilar saglayacagi asikâr olan Kazim Koyuncu’nun anisina, onun hayata ve müzige dair sevdasina daha yakindan bakmak için önemli bir kitap.