Ateşle yoğurdular hüznü Ne kadar kuş varsa gitti Denizler kadar sessizlikle şimdi Yüreğimizde kalan mavi sonsuzluk
Kadın vitrinlere uzatılan çiçek Bir şarapnel gibi özgürlük Dört yanımıza kocaman düşecek Çağdaş armonilerle Süzülüp duran damarlarda İlim adamlarının düşü
Ey kapımı vuran haberci Kabul değil haberlerin Bir ceza var ki yakıp yıkan Mektuplarında ey postacı
Artık Rüyalar satın alamam Sokaklar gülümsemez ben geçerken Ne facialar ne belalar dağıtırım Eski takvimlerin sararmış yapraklarından Ninniler söylesin çocuklara